Her geçen gün kadın ve eşcinsel, travesti cinayetleri artıyor. Artık nedenleri-niçinleri konusunda sözün bittiği noktasındayız. Çünkü biliyoruz ki heteroseksist sistemin namus gibi, ahlak gibi kendilerince yarattığı bir dayanak noktası var kendisini haklı gösterdiği. Sistemin başındakileri de bu zihniyet getirdiğine göre nefret cinayetlerinin artması kaçınılmaz. İktidar münferit olay gözüyle sessiz kaldığı gibi bu cinayetlere, dahası “hastalık, sapıklık, ahlaksızlık” diyerek hedef gösterip cesaret veriyor cinayete sebep olan nefrete.
İktidarın ayrımcı politikasına karşı eşcinsellerin de ellerinden geldiğince yasaları değiştirmek için politik olması gerekiyor ama önce yaşamak için eşcinsellik tarafına geçmeleri gerekiyor. Kaçmamak gerekiyor, korkmamak gerekiyor. Kaçışın kurtuluş olmadığını daha ne zaman anlayacak acaba eşcinseller. Ne zaman inanacaklar eşit olarak yaşama haklarının olduğuna?
Son nefret cinayetine kurban giden travesti cinsiyet kimliğinden dolayı tepki gösteren ailesinden uzak durmaya çalışıyormuş. Tabi ki canını kurtarmak için. O da kaçtı ama kurtulamadı işte.
Devlet nerede peki? Neden korumuyor travestileri, eşcinselleri? İşine mi geliyor yoksa kendisine benzemeyenlerin öldürülmesi? Sırf cinsel yönelim veya cinsiyet kimliğinden dolayı öldürülenlere karşı ağırlaştırılmış hapis cezası verilmesi gerekmez mi demokrasi gereği? Hakimi de, yasası da, vatandaşı da, basını da aynı zihniyetin ürünü tabi. Mesela basın hala eşcinselliğin tercih edilen bir şey olmadığını öğrenemedi gitti. Yargı desen tahrik gözüyle bakıyor. Baştakiler böyle yaparsa, vatandaşı da namus meselesi yapar tabiatıyla.
İnsan olan insan hasta yatağındaki kardeşini öldürür mi? Aile değeri dediğimiz bu mudur? Namusunu temizlemek için öldürmüş kardeşini. Çünkü travestilik yapıyormuş kardeşi. Buyrun burdan yakın; Medya travestiliği eşcinsellerin kadın kılığına girip fahişelik yapması olarak algılanmasına sebep olursa, abiler de kardeşlerinin o işi yapmasını istemeyeceklerdir ahlakçı bir toplumda.
Milletin vekili değil miydi eşcinsellik hastalık diyen? Meclis’in internetinde yasaklı olan kelimeler listesinde değil mi eşcinsellik, travestilik, transseksüellik veya eşcinselliğe dair diğer kelimeler? Eşcinsellik bu ülkede dolaylı da olsa hem yasa dışı, hem de yasaklı listesindedir. Ve nefret cinayetlerine karşı ağırlaştırılmış hapis cezası vermeyerek de bu düşüncesini toplum nezdinde pekiştirmektedir. Ellerinden gelse direkt yasaklayacaklar ama buna şu aşamada güçleri yetmiyor galiba! İşlerine de geliyor bu belirsizlik yasakçı olarak tepki çekmemek ve homofobik zihniyetin meydanı boş bulup kendi istedikleri şekilde at oynatması için.
Türkiye Cumhuriyeti kurulalı yıllar-yıllar olmuş ama hala eşcinselleri koruyan bir yasa yer almamaktadır Anayasa’mızda. Eşcinseller de bu ülkenin vatandaşı bu topraklarda doğan kişiler olarak ve devlet eşcinselleri korumadığı gibi öldürülmesine de sebep olmamalı. Zor bir şey mi bir insanı korumak? Zor bir şey mi bir insanı cinsel yöneliminden, cinsiyet kimliğinden dolayı koruyacak yasayı çıkarmak? Kim itiraz edecek buna, insanların korunmasına? Kendiniz istemiyorsunuz değil mi bunu?